Bir Akdeniz ülkesi olan Arnavutluk, özellikle pek çok gezilecek yerlere sahip olmasıyla öne çıkan ülkelerden biri. Adriyatik Denizi kıyısında yer alan bu ülke de oldukça dağlık bölgelere sahip ve pek çok Akdeniz sahillerine yakın olduğu için de hem yerli hem yabancı turistleri ilgisini çekmeyi başarıyor.
Akdeniz iklimi özellikleri görülen bu şehirde tahmin edilebileceği gibi yazlar çok sıcak ve bunaltıcı geçiyor. Eğer fazla sıcak havaları sevmiyorsanız, ilkbahar ve sonbahar aylarında gezmek size oldukça uygun olacak. Bunun yanı sıra bir Balkan ülkesi olan Arnavutluk için, Türkiye’den vize gerektirmeden giriş yapmak mümkün.
Arnavutluk’ta, Osmanlı ve Türk tarihini görmek oldukça olağan bir durum. Yaklaşık 14. yüzyılda Arnavutluk, Osmanlı himayesi altına giriyor ve 500 yıl gibi uzun bir süre de Osmanlı geleneklerine göre yaşam tarzı, benimsendiği görülüyor. Bu nedenle, şuan bu ülkede yarıdan fazla Müslüman insan yaşıyor. Geriye kalan insanların ise Ortodoks ya da Katolik olduğunu biliyoruz. 1994 yılında komünist rejimle yönetilen Arnavutluk, 1991 yılında çok partili hayata geçip yönetiminde demokratik anlayışı benimsiyor. Bunun sonucunda ise ülkede saygılı bir hareketlilik başlıyor ve turizm açısından önemli derecede ilerleyen ülke ekonomik anlamda da kalkınmayı başarıyor.

1- Tiran
Arnavutluk’un başkenti olan Tiran’da gezilmesi gereken pek çok yapı bulunuyor. Yaklaşık 600 bin civarında nüfusa sahip olan bu başkent, kültürel ve tarihi gezilerin ilk durağı olmayı başarıyor. Özellikle başkentteki görülmesi gereken yapılara şunları örnek verebiliriz:
İskender Bey Heykeli: Arnavutluk tarihinde ulusal bir kahraman olarak anılan İskender Bey anıda bu anıt yapılır. Yaklaşık 11 metre yüksekliğe sahip olan bu heykel, İskender Bey’in 500. ölümünde inşa edilir ve bu heykel tüm turistlerin oldukça ilgisini çeker. Bunun yanı sıra bu yapı, Tiran’daki İskender Bey Meydanı’nda yer alıyor.
Saat Kulesi (Kulla e Sahatit): Hacı Ethem Bey tarafından yaptırılan bu saat kulesi yaklaşık 35 metre yüksekliğine sahip ve 1822 yılında Hacı Ethem Camii yanına dikilir. Osmanlı mimarisinden pek çok özellikler yansıtan bu kulenin, ayrıca Venedik tarzı bir çatısı ve kendine ait bir balkonu da bulunuyor. Başkente gelmişken gezebileceğiniz bu saat kulesi ayrıca Tiran Belediyesi logosu üzerinde de yer alan bir simge olmuş.
Hacı Ethem Bey Camii: Başkente bulunan bu camii tek kubbeli ve kare planı ile yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Özellikle içyapı süslemelerini görmeniz gereken bu camii Osmanlı Türk kültürü sanatını yansıtıyor.
Tiran Kalesi: 13. yüzyılda ve Bizans Dönemi’nde inşa edilen bu kalenin, 3 tane kulesi bulunuyor. Turistik amaçlar ile restore edilen Tiran Kalesi, yaklaşık 6 metre yüksekliğe sahip ve pek çok Osmanlı mimarisi etkisi de taşıyor. 1973 yılında kültür anıtı olarak ilan edilen bu turistik ve kültürel yapı, yapılan bazı yenileşme çalışmalar sonucu yeni parçalarıyla 2008 yılında yeniden kültürel anıt olarak ilan edilir.
Preze Kalesi: Yıllardır binlerce turistin görmeye geldiği Preze Kalesi, 15. Yüzyılda inşa edilmiş ve günümüzde ise müze olarak gezilebilmesi mümkün.
2- Elbasan
Elbasan’da, Osmanlı kültürü izlerini görmek oldukça kolay. Özellikle mimari alanda Osmanlı adetlerinden etkilenen bu şehirde görülmesi ve gezilmesi gereken yapılardan bazıları şunlar:
Elbasan Kalesi: Bu tarihi kalenin geçmişi Roma İmparatorluğu’na kadar dayandığı biliniyor. Pek çok yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olan Elbasan Kalesi ayrıca bazı Osmanlı dönemi özellikleri de yansıtıyor.
Saat Kulesi: Saat Kulesi, Elbasan şehrinin en yüksek yapısı olarak bilinir. Bunun yanı sıra Osmanlı mimarisini yansıtan bu kule şehrin sembolü olmuş.
3- Berat
Mimari yapısı ve evlerinin görüntüsü ile adeta Safranbolu’yu andıran bu şehir UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Berat şehrine ayrıca “Bin Pencereli Şehir” unvanı da verilmiş. Bunun yanı sıra Berat şehrinde, şehri ikiye bölen Osumi Nehri bulunuyor. Bir tarafta Müslümanların diğer tarafta ise Hıristiyanların yaşadığı bu şehrin gezilmesi gereken yerleri ise şöyle;
Gorica Köprüsü: Şehir merkezinde bulunan Gorica Köprüsü de Osmanlı mimari ve kültürel özelliklerini yansıtıyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan bu köprü, 16 yüzyılda inşa ediliyor ve günümüzde pek çok turisti buraya çekmeyi başarıyor.
Etnoğrafya Müzesi: Yaklaşık 1 ya da 2 saatte gezebileceğiniz bu müzenin giriş ücreti oldukça uygun ve içeride sanki bir zaman tünelinden geçiyor gibi düşünebilirsiniz. Terasından şehir manzarası oldukça etkileyici olan bu müzede Arnavutluk tarih hakkında pek çok bilgi öğrenebilirsiniz.
4- Durres
Arnavutluk’un batıya açılan kısmı Durres şehri oluyor. İtalya’nın, Bari şehrinden, Durres’e feribot ile yolculuk yapılabiliyor. Bunun yanı sıra, Lalzit Körfezi’ne bakan bu şehir pek çok turisti çekebiliyor. Özellikle yaz aylarında hareketlilik kazanan Durres’de, sahil yaşamı oldukça keyifli ve renkli oluyor. Yaz ayları haricinde sakin ve durgun olan Durres şehrinde gezebileceğiniz yerler ise şöyle sıralanabilir:
Durres Kraliyet Villası: Arnavut Kral Zog’un bu yazlık evi etrafında gezip doğa manzarasının tadını çıkartabilirsiniz. Kartal şeklinin anımsatan bu binayı görmeden Durres’ten ayrılmayın.
Durres Amfi Tiyatrosu: Girişi ücretli olan bu amfi tiyatrosu da Roma dönemi özelliklerini yansıtıyor. Balkanlar’da yapılmış en büyük amfi tiyatro özelliğine sahip olan bu yeri görmeyi çok isteyeceksiniz.
5- Kruja
Yine Osmanlı ve Roma kültürünü ve etkilerini kolaylıkla görebileceğimiz bir şehir olan Kruja’da da pek çok Osmanlı mimariyle yapılmış yapılar görmek mümkün. Kruja’da da gezebileceğiniz yerler ise şöyle;
Kruja Kalesi: Kruja şehri tepesinde yer alan bu kale oldukça etkileyici ve içinde ayrıca Eski Osmanlı Pazarı bulunuyor.

6- İşkodra
Osmanlı mimarisinden ve kültüründen etkilenen İşkodra şehrinde de birbirinden fazla tarihi gezilecek yer bulunuyor. Nüfusu yaklaşık 90 bin olan bu şehir, 1. Dünya Savaşı’nda Avusturya Macaristan’ın, 2. Dünya Savaşı’nda ise İtalya’nın eline geçmiş olduğundan pek çok kültürün harmanlanmış şekilde özelliğini ve mimarisini yansıtabilir olmuş.
Rofaza Kalesi: İşkodra şehrinin simgesi olarak bilinen bu kale üç bin yıllık tarihi bir geçmişe sahip. Ayrıca buraya gelen turistler, bu kale içindeki tarihi kalıntıları inceleme fırsatı da yakalıyor.
Kole İdromeno Sokağı: Şehrin çarpıcı ve etkileyici caddelerinden biri olan Kole İdromeno Sokağı’nda bir yerlerde oturup hem bir şeyler atıştırabilir hem de dinlenebilirsiniz.
Ebubekir Camii: Osmanlı döneminde yenilen bu camii, İşkodro şehri için tarihsel öneme sahip. Ayrıca İslam bilgilerini ve tarihçilerin de ilgisini çeken bu camii, pek çok ziyaretçisine de kapılarını açıyor.
7- Ksamil
Arnavutluk’ta, Ksamil şehri oldukça ucuz ve iyi plajlara sahip bir yer. Özellikle Avrupa’dan ve dünyanın pek çok yerinden gelen turistlerin odağındaki bu tatil yerinde, Ksamil plajlarında taze deniz ürünlerinde ulaşabilir ve burayı düzenlenen gezi turlarıyla da gezebilirsiniz.
Ayrıca Yunanistan sınırını oldukça yakın bir şehir burası. Beyaz kumları ve masmavi, tertemiz deniziyle dikkatli çeken bu şehir tüm ziyaretçilerinin de ilgisini çekiyor. Buraya, önce uçakla Tiran’a geldikten sonra, araba kiralayıp hem ekonomik hem de rahat bir yolculukla gelebilirsiniz.