Dolmabahçe Sarayı, batı mimarisiyle tasarlanmıştır. Son dönemlerde Osmanlı imparatorluğunun yapmış olduğu en popüler yerlerden biri haline gelmiştir. Bu duruşuyla şehre eşsizlik katıyor. Dolmabahçe Sarayı’nda bir gezi yapmanız Osmanlı tarihi hakkında birçok şeyi öğrenmek anlamına geliyor. Peki ya şehrin göz bebeği olan Dolmabahçe Sarayı hakkında hangi bilgilere sahip olmamız gerekiyor.
Dolmabahçe Sarayı’nı gezmek için ufak bir ücret ödemeniz gerekir. Sarayın içeriği çok kapsamlı olduğu için en iyi bilgiyi oraya giderek öğrenirsiniz fakat size hakkında temel bilgileri bu makale aracılığıyla veriyoruz. Sarayın bu kadar kapsamlı bir tarihini olma sebebi ise geçmiş yıllarda üzerine harcanan emekle ilgili.
Osmanlı Padişahı olan Sultan Abdülmecid Dolmabahçe Sarayı’nı inşa ettiriyor. O dönem Osmanlı gelişmek istediği için sarayı batı tarzına uygun formatta yapıyor. İnşasından hemen sonra kullanılmak yerine 7 Haziran 1856 yılında kullanılmaya başlamıştır. 14 yıl boyunca yapımı süren bu saray gerçekten emek kokuyor.
Nikoğos Balyan ve babası Amira Balyan tarafından mimari tasarımları oluşturulmuştur. Direkt olarak Batı mimarisinden esinlenilmiştir. Uzun yıllar boyunca yönetimin otorite altında alınmasında kullanılmıştır. Bunlar 4. Murad 2. Abdülhamit, 5. Murad, 5. Mehmed Reşat, 4. Mehmed dönemlerinde olmuştur. Ayrıca çoğu kişinin farkında olmadığı bir bilgi vardır. Mustafa Kemal Atatürk’te son yıllarını bu sarayda geçirmiş hatta buradaki yatağında hayatını kaybetmiştir.
Şuan Dolmabahçe sarayı Müze olarak kullanılıyor. Tarih severler ve gezmeyi sevenlerin buluştuğu ortak bir nokta haline gelmiş durumda. Burada şahit olacağınız eşsiz güzellikte eser var. Osmanlı dönemini merak edenler kesinlikle Dolmabahçe sarayını ziyaret etmeliler.

Dolmabahçe Sarayı Nerede?
Dolmabahçe sarayının nerede olduğunu merak ediyorsanız hemen söyleyelim. İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde bulabilirsiniz. Vişnezade adındaki bir mahallenin deniz kıyısında bulunuyor. Kısacası Beşiktaş’ın sahil yolunun üzerine yer alıyor.
Dolmabahçe Sarayı’na Nasıl Gidilir?
Dolmabahçe Sarayı’na gitmek isterseniz birden fazla yolun olduğunu size söylemek isteriz. Eğer İstanbul’da yaşıyorsanız herhangi bir Beşiktaş dolmuşuna ve otobüsüne binerseniz sizi basit bir şekilde sarayın yakınlarında indirebilir. Yanı sıra Üsküdar ve Kadıköy hattında hareket eden vapurlar sayesinde de kolayca Dolmabahçe Sarayı’na uğrayabilirsiniz.
Eğer başka şehirden gelip burayı gezmek istiyorsanız elbette şehirlerarası otobüs veya bir uçak kullanmalısınız. Türkiye’de bulunan her havalimanı İstanbul’a uçuş düzenliyor. Bu konuda hakkında endişe etmenize gerek yok. Eğer maddi durumunuzun uçak için yetersiz olacağını düşünüyorsanız uygun fiyatlı şehirler arası otobüs kullanabilirsiniz.

Dolmabahçe Sarayının Özellikleri
İç mekanı simetrik bir duruş ile tasarlanmıştır. Mimarisi batı tarzında yapıldığı için diğer Osmanlı şaheserlerinden ayrı duruyor. Önceden doğu anlayışının hakim olduğu Osmanlı dönemimde 18. Yıldan sonra batılı tarza geçmiştir. Bu da Dolmabahçe sarayının yapımına denk geliyor. Hatta dönemin batılı tarzda ki temsilcisi kesinlikle bu saraydır. Boğazla burun buruna Dolmabahçe sarayı harikanın ta kendisidir.
Muazzam sarayın en önemli özelliklerinden birisi tümüyle Osmanlı tarihini anlatıyor olmasıdır. Bunun belirtisini de Dolmabahçe sarayında bulunan elmas, altın, kristal, altın malzemelerin yansımalarından da anlarsınız.
Her odasında Osmanlı döneminde iz görebilirsiniz. Saray çok güzel fakat o dönem çok masraflı olduğu için Osmanlı devletinin ekonomisini çökertmiştir. Ayrıca Osmanlı Devleti yıkılırken Sultan Vahdettin bu saraydan denize açılmıştır sonrasında İngiltere’nin yolunu tutmuştur.
Dolmabahçe Sarayı Hakkında Bazı Bilgiler
- Yaklaşık 600 metre genişliktedir. 110.000 m2’lik bir alanı var. Bu sayı hakkında bir şey düşünemiyor olabilirsiniz ama çok büyük bir alan olduğunu söyleyelim. İki yüz seksen beş tane odaya sahip ve kırk üç tane salonu var. Devasa yapısıyla gerçekten dikkat çekiyor.
- Dolmabahçe sarayı 3 katlıdır, musandıralı da sayarsak toplam 4 kartlı bir yapıdır ve simetrik bir yapıda inşa edilmiştir.
- Bu sarayın üç adet bölümü bulunuyor. Tören salonu, Harem-i Hümayun ve selamlık diğer adıyla Mabeyn-i Hümayun.
- Tavanda 4,5 ton ağırlığına sahip bir avize sallanıyor. Yanı sıra 56 tane sütunla çevrelenmiş kabul isminde ki oda gelen ziyaretçileri etkilemeyi başarıyor. Kabul odası 36 metrelik bir kubbeye sahip. Bu konuda dünyanın enleri arasında yer alıyor.
- Dolmabahçe sarayının çatısı ve tavanı ahşap maddeden yapılmıştır. Sarayın dış duvarı ve temeli mafiş isminde ki bir taştan yapılmıştır.
- Haramlik adında ki yerde hamam bulunuyor ve tamamen altından oluşmuş durumda. Ayrıca oymalı alabasterden oluşan mermerler herkesin dikkatini çekebilir.
- Saray Batı kültürüne göre tasarlandığı için içerisinde Avrupa tarzı mobilya ve malzemeler vardır. Fakat yine de modern döneme ait olmayan eşyalarda bulunuyor. Bu da saraya daha ayrı bir hava katıyor. Özellikle doğu kültürünü yansıtan halıları sıkça görebilirsiniz.
- Eklektisizm isminde ki akıma göre bir çok şey tasarlanmıştır. Bu da farklı mimari eserle karşılaşacağınızın bir göstergesidir.
- Sarayın biraz iç kısımların bakacak olursak harem, selamlık, Camlı Köşk, bahçe, merdivenler, vezir odası, Resim Müzesi, mavi salan, pembe salon, elçi ve tercüman odası, mabeyn elçi, kütüphane, zülvecheyn, muayne odası gibi bir çok yer var. Yanı sıra sarayın içinde Atatürk’e ait bir oda bulunuyor.
- Sarayın bir koleksiyonu var. Napolyon’un hediye olarak verdiği piyano bu koleksiyonun içinde bulunuyor. Ayrıca bir takım tablo ve eserleri de içinde bulunduruyor. Giderseniz kesinlikle görmeniz gereken bir yer.

Dolmabahçe Sarayıyla İlgili Tarihi olayla
- Osmanlı’nın Batılılaşmayı temsil ettiği ilk eser Dolmabahçe sarayıdır. Barok mimarisi ön plandadır. Bütünüyle Osmanlı’nın Batılılaşma simgesidir. Bu özelliğiyle de Avrupalıların dikkatini çekmeye başarıyor.
- Osmanlı döneminde ilk Meclis-i Mebusan Dolmabahçe sarayında toplanmıştır.
- Sarayın ismi gerçekten dikkat çekiyor. Bu adı taşımasının elbette bir sebebi var. Bahçe inşa edilmeden önce burada bir sürü güzel koy vardı. Aradan biraz zaman geçince koyların her biri çamurlarla dolmuş. Sonrasında bu bataklık yerleri temizlenip bahçelerle doldurulmuştur. İşte Dolmabahçe sarayının isim hikâyesi budur.
- 1906 yılında çok şiddetli bir deprem gerçekleşiyor. Bu dönem 2. Abdülhamit padişahlık yapıyordu. Depremin olduğu gün kurban bayramı için merasime gelmişti. O sıra da ciddi bir sarsıntı oluyor fakat yine de bina çökmüyor. Sadece avize ve bazı eserler ciddi hasar görmüştür.
- Sarayın maliyeti hakkında birçok bilgi dolaşıyor fakat hiç birinin aslı yoktur. En çokta 5,000,000 altın harcandığına dair gerçek bir kanıt yoktur ama bu bilinmezlik bile onu hoş kılıyor.
- Kanun-i Esasi, Sultan 2. Abdülhamid tarafından Dolmabahçe sarayında hazırlanmıştır. Bu anaya yasa, ilk anasayadır.
- 2. Abdülhamid bazı olaylardan sonra Yıldız Sarayı isminde bir başka saraya geçmiştir. Devlet işlerini artık buradan sürdürmeye devam etmiş. 33 yıl boyunca sadece sene de iki kez gelmiş. Yanı sıra bazı siyasal sebeplerden ötürü saray üç yıl boyunca tamamen kullanıma kapatılmış. Üç yıl aradan sonra dış ülkenin başkanları burada ağırlanmaya başlamış.
- Ülkenin en büyük temsilcisi olan Mustafa Kemal Atatürk 10 Kasım 1938 yılından burada vefat etmiştir.
- Saray 1938 yılında müze oldu. Günümüz Türkiye’sinde isteyen herkes Dolmabahçe sarayını ziyaret edebiliyor.
Muhteşem tarihiyle Dolmabahçe sarayını mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ediyoruz.