Göbeklitepe müzesi çok merak ediliyor. Göbeklitepe’de çekilen film ve dizilerin de bu merakta payı var. Türkiye’nin sahip olduğu çok sayıda önemli tarih ve kültür mirası için özel bir yere sahip olan Göbeklitepe, toplum yaşamının başladığı yer olarak da kabul ediliyor. Göbeklitepe nerede ve bölgenin önemi nedir gibi soruların yanıtları için içeriği okumaya devam edin.
Göbeklitepe Hakkında
Göbeklitepe, filmlere ve dizilere konu olmuş, tarihin seyrini değiştiren bir bölge. Dünyanın en eski arkeolojik alanı Göbeklitepe; dinler tarihini değiştiren bir yer olma özelliği de gösterir. Göbeklitepe bir tapınak olarak inşa edilmiş ve tapınmaya gelen insanların buraya yakın olmak amacıyla yerleşik yaşama geçtiği düşünülüyor. Yerleşik yaşam ise avcı-toplayıcı toplumdan tarım toplumuna geçişi sağlıyor. Ancak Göbeklitepe’nin özelliği elinde yeterli malzemenin olmadığı düşünülen bu dönem insanlarının burayı inşa etme serüvenidir. Buraya büyük gruplar halinde geldiği düşünülen insanlar farklı bölgelerden büyük sütun ve taşları bu bölgeye taşımıştır. Yük hayvanları olmadan insanlar tarafından taşınılan bu taşları ise ancak büyük insan grupları ile taşınabileceği düşünülüyor. Ancak burada diğer bir dikkat çeken nokta ise bölgenin bir süre sonra toprakla kapatılmasıdır. Kurulması bu kadar zorlu bir yerin kapatılması bir sır olarak kalmaktadır. Göbeklitepe gizemleri ile bugünün insanına ilham kaynağı sağlıyor.
- Göbeklitepe Nerededir?
Göbeklitepe, Şanlıurfa’da bulunan önemli tarihi yerlerden biridir. Peygamberler şehri olarak geçen Şanlıurfa’da, Göbeklitepe karşımıza çıkan önemli mabedlerden biridir. Şanlıurfa’nın 20 kilometre kuzeydoğusunda, yaklaşık 300 metre çapında ve 15 metre yüksekliğinde geniş bir alana sahiptir. Yukarıdan bakıldığında ziyaretçileri tarih ötesinde götüren bir alan olma özelliği gösteriyor. Günümüzde 12 bin yıl önce ortaya çıktığı düşünülen bu alan dinlerin kaynağı olma özelliği de gösteriyor. Göbeklitepe sayesinde bu bölge artık tüm dinler açısından önemli bir alan haline gelmiştir.

- Göbeklitepe Nasıl Keşfedildi?
Tarihiyle insanları etkisi altına alan Göbeklitepe’nin oraya çıkması bir hikayeyi andırır. 1938 yılında sürüsünü otlatan bir çoban tarafından fark edilen bu yer çobanın bulduğu kalıntıları müzeye teslim etmesi ile ortaya çıkmıştır. Müzeye yerleştirilen heykellerin önemi ise 1902 yılında müzeye gelen Alman arkeologlar tarafından ortaya çıkmıştır. Daha öncesinde halihazırda insanlar tarafından bilinen bu bölgenin tarihi önemi dikkat çekmemiştir. Ancak dini bir ibadet yeri olarak kullanılan Göbeklitepe’de de insanlar hala daha dilek dileme, şifa bulma gibi dini ritüeller için gelmesi dikkat çeken unsurlardandır.
- Göbeklitepe Tarihi
Göbeklitepe, günümüzde 12000 yıl önce kurulduğu düşünülen bir bölgedir. Tarımın yerleşik hayata geçişi sağladığı bilgilerini düşüren ve yeni bir tarih ortaya koyan bu bölge acı-toplayıcı halkın gelerek yerleşik hayata geçtiğini daha sonrasında ise yeme ihtiyaçlarını karşılamak için tarımı bulduğu düşünülüyor. Bu zamana kadar arkeologlar, tarihçiler ve bilim insanları tarafından elinde yeterli malzemeye sahip olmadığı düşünülen insanların kayaların üzerine işlediği ince işçilikler görenleri hayrete düşürüyor. Neolitik çağda insanın bu denli gelişkin bir sanatsal zihniyete sahip olması heykellerin üzerinde insan ve hayvan figürleri bulunuyor.
- Göbeklitepe Hikayeleri
Göbeklitepe’nin ortaya çıkışından sonra bilim insanları, dinciler, mistisizmle ilgilenen insanlar ve daha pek çok alan tarafından konu olmuştur. Nasıl ve neden kurulduğu akıllara takılan sorular arasında yer almaktadır. Kimi görüşlere göre Göbeklitepe Adem ile Havva’nın doğduğu yerdir. Adem ile Havva’nın Cennet Bahçesindeki tapınağıdır. Kimileri buna Adem ile Havva’nın dünyaya geldikten sonra buluştukları nokta olarak düşünmektedir.
Diğer görüşlerden biri ise burasının Hz. İbrahim’in hüküm sürdüğü tapınak iken kimileri için ise burası Hz. İbrahim’in kırdığı putlar arasında ilişki kurulur. Ancak bu görüşler Göbeklitepe’nin tarihin ilk dönemlerine kadar götürüldüğü için gerçekliği yoktur.
Ayrıca buranın Sirius’a tapınmak için inşa edildiği de düşünülmektedir. Sirius, kutsal kitaplarda geçen insanların tapındığı yıldızlardan biridir. Parlaklığı sebebiyle diğer yıldızlardan ayrılması insanlar tarafından tapınılmasını da kolaylaştırmıştır. Bununla birlikte astronomlar buranın gök cisimlerini takip etmek ve onlara tapmak için yapıldığı görüşünü sürdürüyor.
Göbeklitepe’de bulunan bulgular insanları uzaylılar yahut mistik güçler düşüncesine de itmiştir. Mısır piramitlerinin uzaylılar tarafından yapılmış olabileceğine dair düşünceler bu tapınağın ve buraya gelen devasa taşların da yine aynı güçler tarafından geldiği düşünülen inançlardandır.
Göbeklitepe’de Sizi Neler Bekliyor?
Göbeklitepe’de ortaya çıkan materyaller nispeten fazla denilebilecek oranda malzemelerden oluşur. Burada kendinizi, tarih öncesinden insanların zihinlerine girebileceğiniz yeni bir dünyada gibi hissedebilirsiniz. Kazılardan 45 adet T şeklinde taş anıt çıkarılmıştır. Bu taşların üzerinde ise insan ve hayvan figürleri vardır. Bu hayvanlar; yabani domuz, ördek, yılan, aslan, balıktır. İnsan figürleri ise avlanırken resmedilmiştir. Burada önemli olan unsur taş üzerindeki desenlerin oval şekilli ve estetiktir. Neolitik çağda elinde fazla materyal olmadığı düşünülen insanların bu oymaları nasıl yaptığı kafalarda soru işaretleri bırakır. Ayrıca dikkat çeken figürlerden biri de aşağı doğru inen üç boyutlu kabartma aslan figürüdür. Figürler arasında aslanın Neolitik Çağda, Anadolu’da aslanların yaşamış olabileceği fikrini güçlendirmektedir.
Buradaki anıtların ağırlığı 15 ton ve yüksekliği 6 metredir. Tarihçiler tarafından bu dönemde hayvanların henüz binek hayvanı olarak kullanılmadığı düşünülmektedir. Bu bağlamda bu taşların kalabalık insanlar tarafından taşınmış olabileceği düşünülmektedir. Son olarak çıkan bulgular arasında çakmak taşları, taş boncuklar ve birçok figür de bulunmaktadır.
Göbeklitepe Hakkında İlginç Bilgiler
- Göbeklitepe muhteşem yapılara sahip olan Mısır piramitlerinden 7500 yıl önce kurulmuştur.
- Tarihe yer edinen en eski bitkinin yani buğdayın burada yetiştiği ortaya çıkan bulgulardan biridir. Tarıma geçen bu insanların buğdayı da ilk defa burada ürettiği düşünülmektedir.
- Burada bulunan bulgular neticesinde insanların tarıma yeme içme için değil, bira üretimi için yaptığı düşünülmektedir.
- Tapınağın dikkat çeken yönlerinden biriyse sıvıyı geçirmeyen özellikte olmasıdır. Bunun bilinçli olarak mı yoksa farkında olmadan mı yapıldığı bilinmemektedir.
- Burada önemli unsurlardan birisi ise buluntular arasında barınma açısından ev ve benzeri bir yerin çıkmadığı tek amacın tapınma olduğu tespit edilmiştir.
- En önemli unsur ise bilin insanları tarafından bu çağdaki insanların tam olarka bilinçlenmediğine yönelik düşünceleridir. Oysaki burada bir tapınağın yapılması ve tapınağın üzerindeki figürler insanların oldukça bilinçli ve estetik anlayışlarının yüksek olduğu görülmektedir.

Göbeklitepe’ye Ulaşım Nasıl Sağlanır?
Şanlıurfa’da yaşayanlar için şehir merkezinde bulunan Abide durağından otobüslerle ulaşmanız mümkündür. Şanlıurfa dışından yaşıyorsanız, uçakla veya otobüsle kolayca Şanlıurfa’ya gelebilir ve burada otobüsler aracılığıyla gelmeniz mümkündür. Ayrıca yapılan özel turlara katılmanız ve daha detaylı bilgiler almanız mümkündür.
Göbeklitepe’yi Mutlaka Görün!
Şanlıurfa, tarihi yapılara ve ibadet yerlerine sahip şehirlerin başında gelir. Peygamberler şehri olarak geçen bu şehir Hristiyanlar, Yahudiler ve Müslümanlar için ortak buluşma noktalarından biridir. Tüm bunlarla beraber Göbeklitepe bambaşka bir yüzyıldan çıkıp gelen ibadet mekanlarındandır. Burası sizi yaklaşık 12000 yıl öncesine götürecek. Burada insanların nasıl bir araya geldiğine tanık olma şansına sahip olabilirsiniz.
Göbeklitepe, size tahminlerinizin ötesinde mistik bir bakış sağlayacaktır. Tarihin buluşma noktasına denk geleceğiniz bu yer sayesinde hayata bakış açınız değişebilir. İnsanların yaptığı figürler sayesinde sanatsal ve estetik yönünüz gelişebilir. Buralardan yola çıkarak modern insanın gelişimini görebilirsiniz. Burada geçireceğiniz dakikalar size eşsiz hatıralar ve bilgiler katacak.