Fethiye, Muğla iline bağlı ve Türkiye’nin en gözde tatil bölgelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Beyaz kumsalları, turkuaz denizi, tarihi izleri ve doğal güzellikleriyle ünlüdür. Ancak bu güzelliklerinin yanı sıra, Fethiye’nin kültürel mirası da oldukça etkileyicidir. Bu yazıda, şehrin kültürel zenginliklerinden birini, Enver Yalçın Yörük Müzesini yakından tanıyacağız.
‘Yörük,’ ‘yürümek’ kelimesinden türetilmiş bir kavram olup, sürekli göç eden insanları ifade eder. Fethiye bölgesi, yörük kültürünün yoğun bir şekilde yaşandığı bir coğrafyadır. Yörük Türkmenlerinin nüfusu oldukça büyüktür ve mevsim değişikliklerine bağlı olarak göç ederler. Bu insanlar için önemli olan, yeşil otlaklar ve su kaynaklarına yakın bölgelere ulaşabilmektir. Fethiye yöresi, zengin otlakları ve dağlardan gelen berrak, doğal sularıyla yörükler için ideal bir yaşam alanı sunar. Göçlerinde yanlarında getirdikleri hayvanlar için de elverişli bir çevredir. Bu kadim topraklara hakim olan yörükler, atlarını, develerini ve diğer hayvanlarını da yanlarına alarak uygun bir göç rotası bulduklarında kıl çadırlarını kurarlar. Bu kıl çadırlar, aylarca hatta yıllarca kaldıkları geçici evleri olur.
Yörük Hayatı Faaliyetleri
Fethiye yöresinin yörükleri, doğal yaşamı sonuna kadar sürdürme amacı güderler ve bu uğurda bir dizi faaliyet yürütürler. Halı dokuma, hayvan otlatma ve organik gıda üretimi, onların günlük yaşamlarının vazgeçilmezlerindendir. Göçlerini genellikle keçi, koyun, deve, at gibi hayvanlarla gerçekleştiren bu yörükler, bu hayvanlar aracılığıyla taşımacılık, beslenme ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlarını karşılarlar. Temiz hava solumanın, doğal gıdalar tüketmenin ve Toros Dağları’ndan gelen kaynak sularını içmenin sağladığı sağlıklı yaşam, yörükler için şehir hayatının karmaşıklığından uzaklaşmanın bir avantajıdır.

Görmedikleri gürültü, yapay ürünler, yüksek binalar, arabalar veya kirli hava gibi şehir yaşamının olumsuz etkilerinden uzak, yörüklerin sayısı ne yazık ki günümüzde oldukça azalmış durumda. Doğal güzelliklerin giderek kaybolmasıyla, yörük kültürünün bu bölgede azalması üzücü bir gelişmedir. Bu yörükler, yükleriyle beraber belirli aylarda taşımak zorunda olmanın getirdiği zorlukları yaşamalarına rağmen, bu durumdan şikayet etmezler. Çünkü bu, yaşam sevincini ve hayata devam etmeyi destekleyen bir gerçekliktir. Omuzlarına tüm varlıklarını yükleyip bu güzel vatanın her köşesini keşfeden yörük Türklerimiz, misafirperverlikleri, samimiyetleri ve hoşgörüleri ile ünlüdürler. Bu özellikleri, farklı coğrafyalarda konaklayarak farklı yaşam tarzlarına sahip insanları karşılamaları ve tanımalarıyla gelişmiştir.Kim olursa olsun, hangi mesleği icra ederse etsin veya nereden geldiği önemli değil, yörükler kıl çadırlarının veya otağlarının kapısını çalan Tanrı misafirini en iyi şekilde ağırlama konusunda özen gösterirler. Göç ettikleri bölgelerde sınırlı kaynaklarla karşılaşan yörükler, imece sistemini kullanarak birbirlerine yardımcı olurlar. Bu, yörüklerin yardımsever ve dayanışma içinde olduklarını gösterir. Yörükler, ev, arazi, bahçe gibi toprak mülkiyetini sahiplenme eğiliminde değildirler; bu, özgürlüklerine düşkün olduklarının bir göstergesidir. Fethiye ve çevresinde, azalmakta olan ve unutulmaya yüz tutan yörük kültürü, geçmişin izlerini bırakmış ve çeşitli festivallerle kutlanarak hatırlanmaktadır.
Yörük Müzesi
Fethiye Yörük Müzesi, Fethiye’nin zengin tarihine ve kültürel mirasına ev sahipliği yapan önemli bir kurumdur. Müze, Fethiye şehir merkezine yaklaşık 8 kilometre uzaklıkta, Kayaköy mahallesinde konumlanmıştır. Kayaköy, antik Karmylassos şehri olarak da bilinir ve tarihi kalıntıları ile ün kazanmıştır. Bu bölge, eski ve yeni Fethiye arasında bir köprü görevi görerek Fethiye Yörük Müzesi ile organik bir bağa sahiptir. Fethiye Yörük Müzesi, geleneksel Türk Yörük kültürünün zengin bir temsilcisidir. Yörükler, Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan göçebe ve yarı göçebe topluluklardan oluşur. Müze, bu topluluğun yaşam tarzını, geleneklerini ve el sanatlarını ziyaretçilere sunmaktadır.

Müze binası, geleneksel Türk mimarisine ve Yörük köylerinin yapısına sadık kalarak inşa edilmiştir. Ziyaretçiler, burayı ziyaret ettiklerinde adeta bir zaman yolculuğuna çıktıklarını hissederler. Müze, üç ana bölümden oluşur: Etnografya, Kıyafetler ve Yemek Kültürü. Etnografya bölümü, Yörüklerin günlük yaşantısına dair önemli bir içgörü sunar. Burada eski ev eşyaları, geleneksel el sanatları ve tarım aletleri gibi nesneler sergilenir. Bu bölümdeki sergiler, Yörüklerin geçmiş yaşam tarzlarını ve nasıl geçindiklerini anlatır.
Kıyafetler bölümü, Yörük giyim kültürünü ve kıyafetlerini sergiler. Yörüklerin geleneksel kıyafetleri, renkleri, desenleri ve işçiliği ile dikkat çeker. Müzenin bu bölümü, ziyaretçilere Yörüklerin giyim tarzlarını daha yakından inceleme fırsatı sunar. Yemek Kültürü bölümü, Yörük mutfağının lezzetli dünyasını keşfetmek için bir fırsat sunar. Burada, geleneksel Yörük yemeklerinin tarifleri ve malzemeleri hakkında bilgi bulabilirsiniz. Ayrıca, bu bölümde el yapımı geleneksel mutfak eşyaları da sergilenir.
Fethiye Yörük Müzesi aynı zamanda atölye çalışmaları, konserler ve etkinliklere de ev sahipliği yapar. Müze, ziyaretçilere Yörük kültürünü yaşayarak deneyimleme fırsatı sunar. Bu etkinlikler, ziyaretçilerin daha yakın etkileşimde bulunmalarını ve Yörük kültürünü daha derinlemesine anlamalarını sağlar. Müze, hem yerli hem de yabancı turistler için eğitici ve keyifli bir deneyim sunar.

Yörük Mutfağı
Yörükler, sürekli göç halinde oldukları için yemekleri de kolay yapılabilen, zaman harcamadan pişirilen yiyeceklerle beslenirler. Yemek yerine “as” terimini kullanırlar ve “As pişireceğim” derler. Temel gıdaları arasında yufka bulunur. Genellikle büyük bir sac üzerinde en az iki kişi tarafından yapılan yufka, bir kişi tarafından açılırken diğer kişi sacın üzerinde pişirir. Yufkalar mümkün olduğunca fazla üretilir ve haftalarca tüketilir. Yufka tüketilmeden kısa bir süre önce üzerine su serpilir ve yumuşatılır. Yörüklerin pratik yemeklerinden biri de “bazlama”dır. Yufkadan biraz daha kalın ve küçük olarak sacın üzerinde pişirilen bazlama, tereyağ veya taze kaymak ile lezzetlendirilerek yenir.
Höşmerim
Dağ köylerinin ve özellikle Yörüklerin yaz aylarında, taze kaymağın bol olduğu dönemde keyifle tükettikleri bir tatlı höşmerimdir. Höşmerim, tarihçi arkadaşlarımla yaşadığım komik bir anıyı hatırlatır: İstanbul’dan gelen tarihçi grubunu Konya’yı gezmek için karşılamıştım. Gezi sonunda yerel yemekler tadarak Konya mutfağını denemek istediler ve onları şehrimizin özgün lezzetlerini sunan bir lokantaya götürdüm. Yemeklerin sonunda, şehre özgü bir tatlı istediler ve görevliler höşmerimi önerdiler. Ancak, höşmerim adı altında servis edilen tatlı, sanki un helvası gibiydi.
Gerçek höşmerim, taptaze kaymakla yapılır. Un ve kaymak bir tavada pembeleşinceye kadar kızartılır. Her iki tarafı da güzelce kızardıktan sonra tabağa alınır ve üzerine isteğe göre şeker, pekmez veya bal eklenerek servis edilir.

Keşkek
Yörüklerin düğünlerinde vazgeçilmez yemeklerinden biri, dövme bulgur pilavıdır. Bu pilavın temel malzemesi, dövme buğdaydır. Yarma olarak da adlandırılan bu dövme buğday, et suyu ile iyice haşlanır ve özleşinceye kadar pişirilir. Ardından içine kavurma eklenir ve üzerine eritilmiş tereyağı dökülür. Bahsettiğimiz bulgur pilavı, sadece bulgur ve yağla yapılabileceği gibi, çadırda bulunan malzemelere göre patates, domates, biber gibi malzemeler de eklenerek hazırlanabilir. Bu lezzetli pilav, Yörük düğünlerinin geleneksel yemeklerinden biridir ve misafirlere ikram edilir.
Topalak
Yörük mutfağının lezzetli bir öğünü, kuşbaşı etin ana malzeme olarak kullanıldığı köfte tarifidir. Bu nefis yemek için öncelikle et kuşbaşı şeklinde doğranır. Ardından bu ete soğan, bulgur ve kekik eklenir. Tüm bu malzemeler bir ağaç dibekte veya topça taşı kullanılarak özenle dövülür ve iç harç iyice macun kıvamına getirilir. Son olarak bu harç, elde yuvarlanır ve hazır hale getirilir. İsteyenler bu köfteleri közde kızartarak servis edebilirken, bazıları da sos hazırlayarak tencerede kaynatarak sunmayı tercih ederler. Köfte, Yörük mutfağının geleneksel lezzetlerinden biri olarak bilinir ve çeşitli pişirme yöntemleriyle hazırlanır.