İspanya’nın başkenti ve Madrid bölgesinin yönetim merkezi olan Madrid şehri, İber Yarımadasının orta bölümünde yer alıyor. İstanbul, Moskova, Paris ve Londra’dan sonra Avrupa’nın en kalabalık beşinci şehri olan Madrid, aynı zamanda İspanya’nın turizm, kültür–sanat, eğitim ve finans merkezidir. Kozmopolit bir şehir ve dünya metropolü olan Madrid, stratejik olarak İber Yarımadası’nın coğrafi merkezinde ve ayrıca rakımı 646 metre.
Madrid Tarihi
Tarihi Paleolitik Çağa kadar uzanan Madrid, tarihi Eski Kent’i, 16. ve 17. yüzyıl tarihi yapılarının her an karşılaşabileceğiniz meşhur Plaza Mayor ile her sene milyonlarca yerli ve yabancı misafire ev sahipliği yapıyor. Meseta olarak da adlandırılan Madrid’de yaz mevsimi sıcak ve kurak, kış ise ılıman geçiyor. Temmuz ve ağustosta bazen sıcaklık 38°C üzerinde seyrediyor. Yılın ılıman ayları olan ilkbahar ve sonbahar aylarında Madrid’e bir tatil planlayabilirsiniz. Madrid’in resmi para biriminin Euro ve resmi dili de İspanyolca. Avrupa’nın en popüler başkentlerinden biri olan Madrid’de en çok konuşulan diğer diller ise Çince, İngilizce, Katalanca, Fransızca ve Almanca. M.S. 9. yy.’ın ikinci yarısında Müslüman bir kasaba olarak inşa edilen Madrid, Altın Sanat Üçgeni’ni oluşturan müzeleri, tarihi-kültürel organizasyonları, mutfağı, göz alıcı mimarileri ve hareketli gece hayatı ile ünlü ışıltılı bir şehir. Avrupa’nın en büyük 3. şehri olan Madrid’in, şehir merkezinde 3,2 milyon, geniş metropol alanında ise 6,5 milyon nüfusu mevcut. Real Madrid ve Atletico de Madrid gibi spor kulüpleri ile adını tüm yeryüzüne duyuran Madrid şehri, hem yerli hem de yabancı misafirler tüm sene boyunca yoğun bir şekilde ev sahipliği yapıyor. Başta Birleşmiş Milletler Örgütü (BM) olmak üzere, Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) ve Ibero-Amerikan Devletleri Örgütü (OEI) gibi uluslararası oluşumların genel merkezleri Madrid’de bulunuyor. Manzanares Nehri’nin kıyısında yerleşmiş olan Madrid’de başta Kraliyet Sarayı olmak üzere tarihi binalar korunurken; modern yapılar da geçmişle uyum içinde görünüyor. Rönesans mimarisi ve gotik mimari başta olmak üzere, şehirde Orta Çağ’dan kalma izler de görmek mümkün.

İspanya’da görülecek yerlerin genelde Madrid ve çevresinde yoğunlaştığını söylemek neredeyse doğru. Madrid’de müzeler, heykeller, anıtlar, doğa harikaları ve kıymetli koleksiyonlar birbirleri ile yarış halinde. En tanınmış meydan olan Plaza Mayor, boğa güreşlerinden turnuvalara ve kanlı infazlara kadar fazlasıyla köklü bir tarihe ev sahipliği yaptıktan sonra artık dünyanın her yerinden misafirlerini karşılıyor. Meydana inen yaya yollarının her biri ise, özel tasarım butik mağazalardan oluşan küçük birer çarşı gibi. Madrid, özellikle alışveriş meraklılarının bu sebeple vazgeçemediği bir yer. Madrid’in kalbi ise Puerta del Sol ismi ile anılıyor. Yerli ve yabancı misafirler için vazgeçilmez bir nokta olan Puerta del Sol, özellikle yılbaşı kutlamaları sırasında kesinlikle görülmeye değer bir yer. Şehirde ayrıca devasa bir ormanın hemen yanında yer almasıyla göz alıcı hale gelen Kraliyet Sarayı ve Catedral de la Almudena adında muhteşem bir katedral de mevcut. Müzeleri seyahat etmeyi sevenler, başta Prado Müzesi olmak üzere Reina Sofia Müzesi ve Sorolla Müzesi’ni Madrid seyahatleri esnasında muhakkak görmeli. Doğayla iç içe olmaktan vazgeçemeyenleri ise, eşsiz bir kentsel peyzaj projesi olan Madrid Rio Parkı karşılıyor. Madrid Rio Parkı’nda 30 binin üzerinde ağaç, 33 köprü ve binlerce çiçek tezgahı var. Parkın çevresinde yeme içme ve dinlenme mekanları da bulunuyor. Madrid için tatil planı yaparken, bir çok mağazanın kapalı olduğu Pazar günlerine ve yaz sıcaklarında siesta saatlerine de (13:00-16:00 arası) dikkat etmek gerekiyor.
Enfes Yemekleri İle Madrid Mutfağı
İspanya’nın muhteşem turizm noktası olan Madrid lezzetleri ve yeme içme mekanlarıyla da misafirlerini fazlasıyla memnun ediyor. Madrid’de İspanyol mutfağına özgü yöresel lezzetler tadacağınız tatil süresince hafızanıza kazınacak leziz yemekler, Gallinejas and entresijos, Callos a la madrileña, Cocido madrileño (sebzeli güveç), Oreja de cerdo ve Sopa de ajo (sarımsak çorbası). Madrid’de alışveriş deyince akla ilk gelen yerler, Calle del Carmen ve Calle de Preciados civarındaki mağazalar oluyor. Ayrıca ünlü Prada Goya Caddesi, Jorge Juan, Salamanca, Calle Ortega y Gasset ve Calle Serrano da mutlaka gidilmesi gereken yerlerden. Madrid’den yakınlarınıza hediyelik eşyalar almak için Chueca, Fuencarral Market ve Corte İngles dükkanlarını ziyaret edebilirsiniz. Gece hayatının dört mevsim hızlı olduğu Madrid’de her tarz eğlence ve müzik zevkine uygun bir yer bulmak mümkün. Madrid gece hayatının nabzını tutan mekanlarda tapas başta gelmek üzere pek çok İspanyol atıştırmalık, alkollü ve alkolsüz içeceklerin çeşitlerini tadabilirsiniz. La Movida hareketinin yapıldığı Malasana alanı ve Plaza del Dos de Mayo’ya ek olarak, Moncloa, Alonso Martinez, Atocha ve Bilbao’yu da gezebilirsiniz.Hangi mevsimde giderseniz gidin, muhakkak bir Madrid festivaline denk gelirsiniz. Yıl boyunca birçok kültür–sanat organizasyonlarının da düzenlendiği Madrid’de en çok ilgi çeken festivaller, Dos de Mayo, Almudena (9 Kasım), Nochevieja, Festival de Otono (ekim ayının ilk haftası), La Paloma (ağustos ayı boyunca) ve San Isidro Festivali (15 Mart).

Aklınızda Madrid’e nasıl giderim gibi bir sorunuz varsa verilecek ilk ceva hava yolu ulaşımı olacağına şüpheniz olmamalı. Madrid’e Avrupa’nın ve dünyanın her noktasından kolaylıkla ve uygun fiyatla ulaşılabiliyor. İspanya’nın merkezinde bulunan hızlı tren, otobüs ve uçuş ağları iyi şekilde gelişmiş olan Madrid’e İstanbul’dan direkt uçuşla yaklaşık 4 saat 30 dakikada varmanız mümkün. Şehir içinde kara yolu ve demir yolunun çok sık kullanıldığını söylemek mümkün. 294 km ile Avrupa’nın en uzun 2. metro ağına sahip olan Madrid’in neredeyse her yerine metro ve otobüsler ile ulaşabilirsiniz. Schengen ülkeleri içinde olan İspanya’nın başkenti Madrid’e yolculuk etmek için bordo pasaport sahibi olmanız durumunda Schengen vizesi almanız gerekiyor. Hususi (Yeşil) Pasaport, Hizmet (Gri) Pasaportu ve Diplomatik (Siyah ve Kırmızı) Pasaport Hamili Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ise İspanya’da 180 günde 90 günü aşmamak şartıyla vizesiz kalabiliyor.

Madrid’in ışıltılı gece hayatı genelde cuma ve cumartesi geceleri daha canlı hale geliyor. İnsanlar tatil olan bu günlerde haftanın yorgunluğunu atarak eğlencenin tadını çıkarıyor. Şehirde insanların genelde seviyeli bir eğlence tarzı olduğunu söyleyebiliriz. İnsanlar içkilerini içerken arkadaşlarıyla çok keyifli sohbetler eşliğinde müziğin tadını çıkarmayı bir hayli seviyor. Şehirde kendinizi gecenin ve eğlencenin akışına bırakmanız durumunda Madrid’in eşsiz gece hayatı sizi gayet mutlu edecek. Madrid’in sokakları cıvıl cıvıl ve mekanları da misafirlerini memnun etmek için epeyce çabalıyor. Şehrin ihtişamlı gece hayatının bu kadar canlı olmasının nedenlerinin başında ise şehrin popüler caddelerinde bulunan mağazaların 21:00’a kadar açık olması. Şehrin ışıltılı gece hayatı Santa Ana ve Huertas bölgelerinde daha fazla görülüyor. Şehir merkezinde de Puerta Del Sol, Gran Via ve Plaza Mayor bölgeleri birçok farklı mekanla misafirlerine çok eğlenceli geceler sunuyor. Arguelles ve Moncloa ise şehrin öğrenci tayfasının tercih ettiği mekanlar olarak dikkat çekiyor.