Avrupa kıtasında kış aylarında gidilebilecek en hoş ve en ünlü kentlerden biri olan Varşova, Polonya’nın başkenti olarak bilinmesinin dışında, ülkenin en sık tercih edilen kentlerinden biri olma özelliğini taşıyor. Eşsiz tarihi, müzeleri ve anıtları ise eğlenceli modern sokakları ve şirin kafeleri bu kentte aradığınız her şeyi bulma şansınız var. Işıltılı gece yaşantısı ile de adını duyuran Varşova, Krakow gibi olmasa bile, ülkenin en çok uluslararası öğrencisine potansiyeline sahip olan kentlerden biri. Varşova’da mutlaka gidilmesi gereken mekanlar genellikle, ‘Old Town’ çevresinde bulunuyor. Seyahat rotanıza bu noktadan başlayarak, göz alıcı güzellikteki yerleri inanılmaz kısa zamanda yürüyerek keşfetme şansı yakalayabilirsiniz. Varşova ufak bir kent değil fakat gezintiye çıkmak son derece basit ve toplu taşıma sistemi de oldukça gelişmiş durumda. Bu sebeple turistik mekanların birinden diğerine ulaşmak çok da zor değil. Asırlar süresince, İsveç ve Fransa’dan Rusya’ya dek pek çok ülke tarafından sömürülmüş ve işgal edilen Varşova, II. Dünya Savaşı sırasında Alman bombardımanından en çok zarar gören kentlerden birisi. Her şeye rağmen günümüzde Varşova, büyük kısmı II. Dünya Savaşı’ndan önceki dönemde olduğu gibi eğlenceli ve hareketli bir kent.
Varşova Kaç Günde Gezilir ?
Kentin en turistik noktalarını hızlı bir kent turu ile 2 gün içinde çok rahat gezebilirsiniz ancak Varşova’ya, pek çok ziyaretçinin de tercih ettiği üzere 3 gün ayırmanızı öneriyoruz. Burada yapabileceğiniz çok fazla aktivite olduğu için, Varşova’yı 2 günde gezmek ve bitirmek pek de düşündüğünüz gibi kolay değil. Kentte gidilmesi gereken yerler için çoğunlukla 2 gün yetiyor ancak daha uzun süre burada kalarak daha fazla görmeniz gereken mekan ve yapılacak aktivite bulmanız mümkün.

Kraliyet Şatosu
Geçmiş zaman bir hanedan ikametgâhı olan Kraliyet Şatosu, bugün tarihi sanat eserleri ve mobilya koleksiyonlarına bünyesinde barındırıyor. Avrupa kıtasının en gösterişli kraliyet şatolarından biri olarak bilinen heybetli yapı, 14. yy.’da Mazovya düklerinin şatosu olacak şekilde inşa edilmiş sonrasında 17. yy.’da Polonya krallarının hanedan konutları olacak şekilde büyütülmüş. Varşova Ayaklanması esnasında yerle bir olmadan önce Polonya meclisine ev sahipliği yapmış. Günümüzde görecek olduğunuz mimari yapı ne yazık ki orijinal değil fakat içerisinde yer alan mobilyaların pek çoğu orijinal parçalar. Varşova’da gidilmesi gereken en popüler mekanlardan biri olan Kraliyet Şatosu, tarihi kent merkezinde yer alıyor. Kentteki farklı turistik tesislere de yakın olması sebebiyle ziyaretçilerin ekstra ilgisini çekiyor. Bu efsanevi mimari yapıda ‘Göz atmadan geçmeyin!’ dediğimiz bölümler mevcut. Bu bölümlerden bir kaçı şu şekilde; Büyük Toplantı Salonunun tavanında yer alan resim ve Canaletto adı ile de bilinen Bernardo Bellotto’nun 18. yy.’dan bugüne ulaşmış değerli bir resim koleksiyonunu barındıran Canaletto Odası. 18. yy.’daki şehrin detaylı tasvirlerinin yer aldığı bu resimler, Varşova’nın II. Dünya Savaşı sonrasında geçmiş zamandaki anıtlarını ve mimari yapılarını tekrar yapmaya çalışırken bir bunlar baz alınmış. Ayrıca Şatonun bahçesinde ve Büyük Balo Salonu’nda belirli zamanlarda klasik müzik konserleri de düzenleniyor.
Kale Meydanı
Sigismund Sütunu ile popüler hale gelen Kale Meydanı, Kraliyet Şatosu’nu içinde barındırıyor. Ülkenin başkentini Krakow’dan Varşova’ya taşıyan Sigismund III’ün heykeli burada bulunuyor. İlk defa 1644 senesinde yapılmış olan sütun, 1944 senesinde Almanlar tarafından yıkılmış ve orijinal kırmızı mermer olan sütun granit ile değiştirilmiş. Kale duvarının yanı başında halen daha mermer parçaları görmek mümkün. 1982 senesinde sıkı yönetim zamanında olan isyan, 1861 senesinde bir isyan esnasında Rusların işgali ve 1997 senesinde Bill Clinton’ın ülkeyi NATO’ya kabul edildiği bir konuşma gibi pek çok hassas olay yaşanmış olan Kale Meydanı, her biri diğerinden renkli ve harika konutlarla çevrelenmiş durumda. Hem geçmişi hem de etrafındaki tarihi yapılar için mutlaka gidilmesi gereken yerlerden biri.
Old Town
Şehrin tam merkezi olan Old Town, kentteki mutlaka görülmesi gereken pek çok turistik noktayı ağırlıyor. Ancak burası, bilhassa vakit ayırmanız gereken harika yerlerden biri. Her biri diğerinden muhteşem mimari yapıları ziyaret edebileceğiniz bu yer, arnavut kaldırımlı sokakları da sizi büyüleyecek. Bunun yanı sıra kentin kentin ileri gelen kafelerinden ve restoranlarından bir kaçını Old Town da bulmak mümkün. Stare Miasto adıyla da anılan Old Town, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunuyor. Pek çok aktivite için kentin en ünlü noktası olarak bilinen bu yer, aynı zamanda Varşova’da geceyi geçirmek için de değerlendirilebilecek yerlerden biri. Old Town, Varşova’nın Yeni Şehir kısmının güney bölgesinde yer alıyor, Vistula Nehri’nin sol şeridinde bulunuyor. Şayet Varşova’ya ilkbahar veya yaz mevsimlerinde ziyaret planlıyorsanız, buradaki ücretsiz trekking organizasyonlarından faydalanabilirsiniz.
Observation Deck
Avrupa’nın neredeyse her kentinde olduğu üzere, Varşova’da da kenti yukarıdan izleyebileceğiniz bir seyir terası yer alıyor. Kale Meydanı’nda yer alan, buranın ve Old Town’un eşsiz manzarasını gözler önüne seren bu mekan, St Anne Kilisesi’nin yanı başındaki kulede bulunuyor. Bu kuleye çıkabilmek için 147 basamaklı bir merdiveni tırmanmanız gerekiyor ve kiliseden farklı şekilde gezilebiliyor. Bu kule, sunmuş olduğu harika manzaranın yanı sıra, Barok tarzı mimari yapıları ile misafirlerin ilgi odağı olmuş durumda.
Eski Şehir Market Alanı
Kentin en popüler yerlerinden bir diğeri de, tarihi kentin merkez noktasında bulunan Old Town Market Alanı. Kentin dayanıklılığının bir simgesi olan bu alan, gerek yerli gerek yabancı ziyaretçiler tarafından bir buluşma noktası olarak değerlendiriliyor. Bu alandaki orijinal yapıların büyük kısmı II. Dünya Savaşı esnasında yerle bir olsa dahi, savaş sonrasında tekrar yapılmış ve bu alan UNESCO Dünya Mirası Listesine eklenmiş. Yaz mevsiminde kente bir tatil planlıyorsanız, burada sayısız açık hava hizmeti sunan yer bulabilirsiniz. Lezzetli bir kahve ya da alternatif bir şeyler yemek için gidebileceğiniz bu alanlarda yöresel lezzetleri tadabilir, sokak sanatçılarının eşsiz eğlencesine eşlik edebilirsiniz.

Warsaw Barbican
Warsaw Barbican, kentin savunma tesislerinden geriye kalan yapılarından biri. Geçmişi 16. yy.’a dek uzanan, II. Dünya Savaşı sonrasında yeniden yapılandırılan Warsaw Barbican, kentte muhakkak gidilmesi gereken yerlerden biri. Old Town Market Alanı ile arasında çok kısa bir mesafe olan bu tarihi yer, tam lokasyon olarak Eski ve Yeni Kentin ortalarında bulunuyor. Warsaw Barbican, 16. yy. Polonya’sının Mazowsze kısmında hayatını daim ettiren ve burada çalışan İtalyan Rönesans mimarı olarak bilinen ve o döneme dek restorasyon ihtiyacı olan 14. yy. kent duvarlarının tekrar dizayn edilmesinde katkısı olan Venedikli Jan Baptist tarafından yapılmış. Gösterişli bir kaleye olan benzerliği ile ziyaretçilerin ilgi odağı olmayı başaran Warsaw Barbican’ı hiçbir ücret ödemeden ziyaret edebilirsiniz.
Getto Kahramanları Anıtı
Polonya Yahudileri Tarihi Müzesi‘nin yanı başında, 1943 senesinde gerçekleşen Varşova Gettosu Ayaklanması’na ait bir anıt bulunuyor. Old Town’un dışında, kolayca gidebileceğiniz bir lokasyonda yer alan bu anıt, Varşova’nın en ünlü turistik mekanları arasında yer alıyor.