Antalya Düsseldorf Uçak Bileti

Antalya Dusseldorf Uçak Bileti

Dusseldorf Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Almanya için en önemli kültür, sanat, endüstri şehirlerinden biri olan Düsseldorf, Kuzey Ren Vestfalya eyaletinin aynı zamanda başkentidir. İkinci Dünya Savaşı esnasında Batı Almanya’da yer alan şehir savaşın etkisiyle %80 oranında büyük bir yıkıma uğramıştır. Ancak savaş sonrası şehir hızlı bir şekilde gelişmeye başlamıştır. Günümüzde ise metropol halini almıştır. Almanya’da yer alan en kalabalık 7. şehirdir. Ayrıca burada büyük birçok şirketin yer aldığı önemli iş merkezleri vardır. Avrupa için de önemli uluslararası alanda iş ve finans merkezlerinden biri olma özelliğine sahiptir.

Dusseldorf Roma İmparatorluğu döneminden beri yerleşim yeri olan Orta ve Yeni Çağ’da Berg Dükalığı için başkentlik görevini üstlenmiştir. Ancak ilerleyen dönemlerde Napolyon Savaşları’nın yaşanmasıyla birlikte savaşın etkileri de bu anlamda ağır bir şekilde hissedilmiştir. Ardından Berg Dükalığı Prusya Devleti’ne dahil olarak şehir büyük bir kalkınma süreci içerisine girmiştir. Günümüzdeki yapısına ulaşarak çok fazla turisti çekmeyi başarmış olup önemli turistik noktalardan biri olmuştur. 

Dusseldorf’ta Gezilebilecek Yerler

Dusseldorf sizlere zamana bağlı olarak birçok aktiviteyi ve gezip görebileceğiniz yeri sunacak şehirlerden biridir. Şehrin birçok yerinde görülmesi gereken önemli yapılar yer alır. Aynı zamanda doğal güzellikleriyle de keyifli anlar yaşamanız muhtemeldir. Ren Nehri’nin kıyısında yapacağınız keyifli bir yürüyüş ve Altstadt bölgesinde yer alan kafelerde ise bir akşam oldukça keyifli anlar kazandıracaktır. Sanatsal ve mimari açıdan zengin yapıları ile sizleri büyüleyecek bir şehirdir.

Bentrath Kalesi: 1756 ve 1773 yılları arasında yapılmış olan bu kale Rokoko tarzında inşa edilmiştir. Bina Fransız bir mimar olan Nicholas de Pigage tarafından tasarlanmış ve yapılmıştır. Saray, Prenses Elizabeth Auguste adına dönemin Prensi Elector’un isteği üzerine inşa edilmiştir. 7 Yıl Savaşları’na denk gelmesinden dolayı sarayın yapımı oldukça uzun bir sürede tamamlamıştır. Savaşın olduğu zaman dilimi içerisinde kalenin de yapımın da gecikmeler yaşanmıştır. 

Saray için tam olarak keyif yeri olarak inşa edildiğini söylemek mümkündür. Hatta bu durum dış cephesine dahi yansımıştır. Saray tozpembe bir renge boyanmıştır. Aynı zamanda sarayın peyzajında yer alan çiçek tarhları, çeşmeler ve süslü bahçeler de tüm bu düşüncelerin bir kanıtıdır. Söylenen rivayetlere göre prenses, prensin bu dönemde başka kadınlarla birlikte olduğunu ve başka kadınlardan çocuklarının olduğunu öğrendikten sonra bu saraya asla gelmemiştir. Başka bir söylentiye göre ise saray daha sonrasında Karl Theodor tarafından bir av köşkü olarak kullanılmıştır. Günümüzde ise sarayda yer alan salonlar genel olarak düğün, konser ve resitaller olmak üzere çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapar. 

Schloss Jagerhof: Son derece zarif ve gösterişli bir görünüme sahip olan bu kule aynı zamanda “die Venerie” olarak da bilinir. Kalenin geçmişine dair fazla bilgi yoktur. 18. yüzyılda yapıldığına dair ipuçları vardır. Günümüzde ise kale zamanının efsanevi şahsiyeti olan Goethe için adanmış olup bir müze olarak ziyaretçilerine açıktır. 

Ratinger Tor, iki kapılı bir gümrük kapısı olarak inşa edilmiştir. İnşa süreci ise 1815 yılında tamamlanmıştır. Şehirde yer alan ve geriye kalan tek şehir kapısı olma özelliğine sahiptir. Şehrin yeniden planlanması ve imar edilmesi sırasında görevlendirilmiş olan mimar Adolph Von Vagedes, bu kapıyı 115 metre daha doğuya taşımıştır. Bu yapı 19. yüzyıldan günümüze gelmiş olan nadir yapılardan biridir. Özellikle tarihe ilgisi olan turistler tarafından her sene çok fazla ilgi görmeye devam etmektedir. 

Carsch Haus, mimarisi ile Dusseldorf üzerine yer alan en etkileyici yapılardan biridir. Neoklasik kumtaşı cephesi ve Art Nouveau etkisi altında kalarak yapılan yapı şehir için oldukça önemlidir. 1915 yılında inşa edilmiştir. Günümüzde ise alışveriş merkezi olarak kullanımını sürdürmektedir. İçi günümüze de uygun olarak modernize edilmiştir. Ancak binanın dış kısmına ve tarihi formuna ellenmemiş, orijinal olarak bırakılmıştır. Bina 2. Dünya Savaşından ötürü zarar görse de tekrar onarılarak günümüze kazandırılmıştır. Dusseldorf halkı için de oldukça değerli ve önemli yapılardan biridir. Hatta 1982 yılında metro çalışmalarının sonucunda yer açmak için yıkılması istenmiştir. Ancak bir vatandaşın çabaları sayesinde buna izin verilmemiş ve günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. 

Dusseldorf Kalesi: Şehirde hala savaş öncesi kalıntıları yakından görmeniz mümkündür. İlk olarak 1260 yılında inşa edilmiş olan bu yapı 16. yüzyılda Berk Dükleri döneminde iki kule ve üç kanatlı bir yapıya bürünmüştür. Aynı zamanda Berg Kontunun da ikamet ettiği bir mekandır. Genç Barok bir saraydır. 19. Yüzyılda çıkan yangın sonucunda büyük hasar görmüştür. Saraydan geriye kalan ise kule olmuştur. Bu nedenle Kale Kulesi olarak adlandırılmıştır. Ayrıca bu etkileyici yapı 1794 yılında Fransızlar tarafından bombardıman edilmiştir. Daha sonrasında 1943 yılında hava saldırısına uğramıştır. Ancak tüm bunlara rağmen yeniden inşa edilerek günümüze gelmeyi her defasında başarmıştır. 

Belediye Binası, 1570 ve 1573 yıllarında mimar H. Tussmann tarafından inşa edilmiştir. Daha sonraki yıllarda ise zaman içerisinde yeniden tasarlanarak günümüzdeki halini almıştır. Bina her biri farklı zaman dilimleri içerisinde inşa edilmiş olan üç farklı yapıdan oluşur. Dusseldorf şehrinin göbeğinde yer alan bu yapı şehri ziyaret edenler tarafından ilgi ile karşılanmaktadır. 

Ren Kulesi, Dusseldorf için simge yapılardan biridir. 1979 yılında yapımına başlanmış ve 1982 yılında tamamlanmıştır. Tam olarak 234 metre yüksekliği vardır. Dusseldorf üzerinde yer alan en yüksek kule olma özelliğine sahiptir. Aynı zamanda mimar H. Deilman tarafından tasarlanan bu kule aslında telekomünikasyon için inşa edilmiştir. Kulenin günümüzde bu kadar ilgi çekiyor olması ise sizlere harika bir Dusseldorf manzarası sunuyor olmasıdır. Bunun için de Ren Kulesi’nin en üstünde bulunan cam cepheye çıkmanız gerekecektir. Kulenin zirvesinden şehrin panoramik görüntüsüne tanıklık edebilirsiniz. 

Tonhalle, şehrin orkestrası olan Dusseldorfer Symphoniker için ev sahipliği yapar. 1926 yılında inşa edilmiştir. Şehir için oldukça önemli kültür ve sanat mekanlarından biridir. Burada her sene birçok konser düzenlenmektedir. Yapı ilk olarak sosyal bir sergi amacıyla Gesolei’nin parçası adında inşa edilmiştir. Yapı İkinci Dünya Savaşı sırasında hasar almıştır. Hasar geçici olarak onarılmıştır. Kapsamlı tadilatı ise 1975 ve 1978 yıllarında yapılmıştır. 

Dusseldorf’un Tarihi

Dusseldorf M.S 8. yüzyılda Düssel Nehri’nin kıyısında kurulmuş küçük bir köydür. Burası Bataklık Ren bölgesinin parçası olmuştur. Ancak Romalılar bu köyü uzun bir süre önemsiz olarak görmüştür. Bu sebepten ötürü de 10. yüzyıla kadar köy yerleşim olarak kabul edilmemiştir. Bölgeyle ilgili ilk tarihi kayıtlar ise 12. yüzyılın ortalarına kadar uzanmaktadır. Dönemin imparatoru olan Friedrich Barbarossa, Düsseldorf’u Roma İmparatorluğu’na katmıştır. 1186 senesinde Berg Kontları tarafından kontrol edilmiştir. Bir yüz yıl sonra Berg Kontu VIII. Adolf, bölgeyi kasaba statüsüne kavuşturmuştur. 1380 yılında ise Berg Dükalığının merkezi olarak ticaret alanında oldukça önemli bir konuma gelmiştir. 

17. yüzyılda yaşanan kanlı mücadele sonucunda ise bölgede Pflaz – Neuburg Kontları büyümeye devam etmiştir. Napolyon savaşlarında şehir Fransızlar tarafından tamamen harap edilmiştir. Sonrasında ise Prusya’ya devredilen şehir hızlı bir şekilde tekrar sanayileşmeye başlamıştır. Petrol, maden ve imalat işleri sayesinde Prusya için en değerli bölgelerden biri olmuştur. 

Şehrin büyümesi Birinci Dünya Savaşından sonra duraklamıştır. Anca Hitler’in ortaya çıkışıyla birlikte yeniden önemli konuma gelmiştir. İkinci Dünya Savaşında ise büyük bir yıkımla karşı karşıya kalmıştır. Savaş sonrasında yeniden ekonomik olarak canlanmış ve günümüzdeki konumunu kazanmıştır. 

Eski Şehir, Dusseldorf’un kalbinin attığı yarım kilometrelik bir alandır. Bu küçük alan içerisinde 250’den fazla bar yer alır. Bu özelliği ile de dünya üzerinde en fazla bar yoğunluğuna sahip olan yerleşim yerlerinden biridir. Dusseldorf geziniz sırasında bir yerden başlamak istiyorsanız burası en iyi noktalardan biri olacaktır. Gotik tarza sahip olan mimarisiyle Rönesans dönemini andıran mermer mezarlar, barok sunaklar ve vitray pencereler ile ziyaretçilerini büyülüyor. Her yıl birçok ziyaretçiyi ağırlamaya devam ediyor.

Aziz Lambertus Kilisesi: Tarihi esintilerin bir arada yer aldığı bu kilise, tuğlalarla gotik tarzda inşa edilmiştir. Lambetrus üç nefli olan bir kilise özelliğine sahiptir. Şehrin kurulmuş olduğu yıl 1288 senesinde inşası gerçekleşmiştir. Kilise bu yönüyle şehirde yer alan en eski yapılardan biri olma özelliğine sahiptir. Aynı zamanda tarihi bina hem iç kısmında hem de dış kısmında yer alan detayları ile ziyaretçilerini büyülemektedir. Ancak 1815 yılında meydana gelen yangın sebebiyle kilise yok olmuştur. Yenileme sırasında ise nemli ahşap kullanılmasından ötürü bükülme yaşanmıştır. Hatta bu bükülme durumunu da bir efsaneye dayandırmışlardır. Şeytan kiliseyi sökmeye çalışırken bu esnada kilisenin çatısının eğilip büküldüğü söylenir. Kilise 1950 yılında yeni şekilde olarak günümüze gelmiştir.

Aziz Andreas Rum Ortodoks Kilisesi, 1990 yılında inşa edilmiştir. Dusseldorf şehrinde turistler tarafından fazla göz önünde olmasa da keşfedilmesi gereken önemli yapılardan biridir. Kilisenin iç bölümünde parlak renkler tercih edilmiştir. İç kısmı için rahibeler tam 5 yıl boyunca çalışmışlardır. Kilisenin başrahibi olan Psarakis, ziyaretçilerinin sorularını büyük bir sabırla yanıtlamaktan da oldukça memnun olduğunu dile getirmiştir. Ayrıca kilisenin inşası ise cemaatin yapmış olduğu bağışlarla desteklenmiştir. 

Rochuskirche, mimar Josef Kleesattel tarafından oluşturulan planlarla 1894 ve 1897 yılları arasında inşa edilmiştir. Kilise diğer kiliselerden farklı olarak oldukça değişik ve sıra dışı bir mimari yapıya sahiptir. Bu nedenle de Dusseldorf şehrinde yer alan kiliseler içerisinde de farklı bir konumu olmuştur. Kilisenin kubbesi nükleer reaktör formundadır. Ancak önden baktığınızda bunu göremezsiniz. Kubbesi 1953 ve 1955 yılında yapılmıştır. Kilisenin yeni yapılan kubbesi savaşta hasar görmüş olan diğer kilisenin koro alanına yapılmıştır. Aynı zamanda kilise 1955 ve 1995 yılları arasında birkaç defa yenileme çalışmalarına maruz kalmıştır. Kilise içerisinde yer alan 12 havariye atıfta bulunan sayısal semboller ziyaretçileri tarafından ilgi gören noktalarıdır. 

Dusseldorf’ta Kültürel Etkinlikler

Dusseldorf festival ve fuar alanında yapmış olduğu etkinlikler kapsamında öne çıkmaktadır. Senenin tüm zamanlarında festival tadında ve havasında birçok farklı etkinlik yer alır. En popüler etkinlikleri ise şubat ayında gerçekleşen Dusseldorf Karnavalı’dır. Eğer olur da şehri kışın ziyaret etmek isterseniz şubat ayı bunun için oldukça iyi bir seçenek olacaktır.

Her yılın mayıs ayında düzenlenen Japon Günü, haziran ayında düzenlenen ve 6 gün süren Opera Days ilgi çekici etkinliklerdendir. Temmuz ayında düzenlenen Grosste Kirmes am Rhein etkinliğinde kadınlar belediye binasını basar. Ardından erkekler kravatını keserler. Sokaklarda eğlenceler ve çeşitli kutlamalar düzenlenir. Her yıl ağustos ayında düzenlenen Latin müzik ve dans festivali olan Brasilianische Nacht ve eylül ayında genç müzisyenler için düzenlenen müzik yarışması Altstadtherbst Sanat Festivali önemli olan bazı etkinliklerdir.

Dusseldorf’ta Konaklama

Düsseldorf gece hayatı, alışveriş olanakları, festivalleri ve karnavalları ile oldukça hareketlidir. Aynı zamanda geziniz sırasında sizleri birçok rotasyona götürecek tarihi yerleri de vardır. Gün sonunda iyi bir uyku çekmek için de sizlere birçok konaklama imkanı sunar. Dusseldorf’da birçok otel, pansiyon, hostel gibi seçenekler yer almaktadır. Bütçenize uygun seçeneklerde tercih ederek tatilinizin keyfini çıkartabilirsiniz. 

Dussseldorf Lezzetleri

Farklı lezzetleri tatmak isteyenler için oldukça uygun bir şehir olan Dusseldorf’ta birbirinden farklı lezzetlere merhaba diyebilirsiniz. Avrupa’nın 3. Kalabalık Japon nüfusuna sahip olan şehirde Japon mutfağı restoranı bir hayli fazladır. Bunun haricinde Fransız, İtalyan, Kore ve İspanyol olmak üzere de çeşitli mutfakları bulabilirsiniz. 

Mutfakta ise daha çok et ve balık türü yiyecekler daha baskındır. Almanların yemeklerinde sosis, domuz eti, patates ve tavuk önemli bir yere sahiptir. Imbiss adındaki kızartılmış patates şehirde çok sık tüketilen atıştırmalıkların başında yer alır. Aynı zamanda dana etiyle hazırlanan flönz yemeğinin de tadına bakabilirsiniz. Farklı seçenekler adı altında Aazezupp adındaki bezelye çorbası ve yanında rhenish sauerbraten adındaki sirkeli kavrulmuş biftek farklı lezzet arayışında olanlar için oldukça iyi alternatiflerden bazılardır. Kırmızı meyveler ile yapılan rote grütze tatlı listelerinde başta gelir. Şehrin hardalı da bir o kadar meşhurdur. Birçok farklı tatlarda hardallar satılmaktadır.

Dusseldorf’ta Ulaşım

Şehir içi ulaşım noktasında ulaşım ağlarında yaygın olarak toplu taşıma kullanıldığı için şehirde hemen hemen istediğiniz her noktaya kolaylıkla varış sağlayabilirsiniz. Ulaşım noktasında metro, tramvay, otobüs kullanımı oldukça yaygındır. Aynı zamanda taksi de mevcuttur. Bunun dışında havaalanından araç kiralama seçeneklerini de değerlendirebilirsiniz. 

Metro ile Ulaşım

Dusseldorf şehrinin oldukça gelişmiş bir metro ağı sistemi vardır. Kafanızı karıştırabilir ancak bir iki defa kullandıktan sonra son derece kolay olduğunu görebilirsiniz. Aynı zamanda metro sistemini kullanırken çeşitli aktarmalarla da diğer toplu taşıma araçlarına ulaşım sağlayabilirsiniz. Böylece geziniz sırasında istediğiniz birçok yere zahmetsizce ulaşırsınız. 

Antalya Havaalanına Ulaşım Olanakları 

Antalya Havaalanına ulaşım noktasında sizlere 400, 600 ve 800 numaralı Antalya Büyükşehir Belediye otobüsleri yardımcı olacaktır. Aynı zamanda taksi ve özel araç ve özel servis otobüsleri ile de Antalya Havaalanına ulaşımınızı kolaylıkla sağlamanız mümkündür.

Antalya’dan Dusseldorf’a Uçuş Kaç Saat Sürer?

Antalya’dan aktarmasız olarak Dusseldorf’a uçak yolculuğu 3 saat 55 dakika sürmektedir. Ancak beklenmedik hava şartları ve çeşitli nedenlerden dolayı bu sürede uzamalar olabilir.

Antalya Dusseldorf Arası Kaç Km.dir?

Antalya ve Dusseldorf arası 3197 kilometredir.

Dusseldorf’a En Uygun Uçak Bileti Ne Zaman Alınır?

Yıl boyunca yağış alan bir şehirdir. Eğer gezinizin keyifli bir şekilde geçmesini isterseniz yaz ve bahar aylarını tercih edebilirsiniz. Ancak karnaval ve çeşitli fuar etkinliklerine denk getirmek isterseniz de şehir gezi noktasında sizlere zorluk çıkarmayacaktır. Biletlerinizi çok daha uyguna getirmek için önceden rezervasyon seçeneklerinden faydalanabilirsiniz. Böylece sizler için uçuşlarınız daha ekonomik olacaktır. 

Dusseldorf’ta İklim Nasıldır?

Dusseldorf şehrinde hava sıcaklıkları kış aylarında 0 ila 10 derece arasında değişiklik gösterir. Bahar aylarında ise 20 derece olur. Yaz aylarında 25 dereceye kadar çıkar. Yıl boyunca yağış görülen şehirde genellikle yaz ve bahar ayları tercih edilmektedir. Ancak Dusseldorf Karnavalını görmek için şubat ayı da çok fazla tercih edilen ziyaret zamanları arasında yer alır.